Sahneye bir adım uzaklıkta söylüyorum şarkımı.
Hep geriye meyilli ne yazık ki ayaklarım.
ve sabaha bir karış mesafedeyken,
Gecenin son demini yudumluyorum camdan.
Gökkuşağı görse kıskanır, üzerime düşen ışıkları.
Etrafımda sürekli gülen bir kalabalık var.
Gözlerimde tuzlu suda yüzen asi bir alabalık var.
Kimse kimsenin ne hissettiğiyle ilgili değil.
İçine düştüğüm bencilliğin dibinden boy vererek,
Kimseyi ürkütmek istemem.
Kimseyi yanımda görmek istemem.
Kimse benimle birlikte boğulsun istemem.
Nefes yerine burnumuza dolan enfes kokuların,
Birer birer son arzuları yerine getiriliyor.
Dünyanın en vasıfsız kapısından çıkıyorum.
Girenin çıkanı aratmadığı bir kapı.
Çıkıp girenin, eskisinden farksız olduğu bir kapı.
Arkama dönüp baktığımda gördüğüm,
Beni birkaç dakikayla kaçırmış bir kadın.
Ne o pişman, ne ben.
Bol şans diliyorum, ikimize de.
Tanışmamız gerekmez.
İkimiz de mutlu olalım istiyorum sadece.
Düşüyorum yine öyle bir kararsızlığın içine,
Yüzleri birbirine bakıyor insanların.
Kim bilir kaç kişi daha var yanımızda.
Kim bilir kaç kişi daha var aramızdan ayrılmış.
Kim bilir kaç kişi burda.
Kim bilir kaç kişi nerde.
Ne aradığımızı bulabiliyoruz,
Ne de gidebiliyoruz istediğimiz eve.
Hep birlikte mutsuz mutsuz zıbarıyoruz.
Kahvaltı yapacağımız yerde.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder