2 Temmuz 2013 Salı

13' Haziran

Tüm bu yaşananlar sonunda acı bir şekilde öğrendiğim şey, seni hayalimdeki kadına benzettiğim ve benzer olmayan kısımları göz ardı ettiğimdir. Belki de beni bu noktaya getiren ona bir vücut kazandırma ısrarımdır bilemiyorum ama sıradan olmadığı kesindi. Kendime zorlama duygular yasatamamıştım çünkü hiç, tamamen olması gerektiği gibiydi kendimce.

Nihayetinde bir yabancı artık, hatta fark edemediğim bir şekilde hep yabancı imiş henüz öğreniyorum. Samimiyetine inancım yok diyemem, çünkü insanın giremeyeceği kılık, düşemeyeceği durum, söyleyemeyeceği söz ve yokluğuna kayıtsız kalamayacağı insan yoktur ne de olsa. Kaybeden tarafta mıyım yoksa kazanan mı bilmiyordum. Yine de güzel bir hayaldi. O olmasını dilerdim elbet, çünkü onu bulamadan ölebileceğim gerçeği beni çok korkutuyor.

Hayaller gerçekleştirildiklerinde mi yoksa hiç gerçekleşemeyeceklerinde mi daha değerli olurlar? Hiç düşünmedim. Ölesiye arzuladım sadece. Kendisine bu denli benzettiğim ilk kadındı -umarım son olmaz- gittim tabi yanına pardon bakar mısınız dedim. Çok benziyordu ama emin olmam gerekti. Seslendim duymadı, tekrar denedim, yok. O olsa bakmaz mıydı, duymasa da hisseder dönüp bir bakardı değil mi? Değilmiş demek ki, yolun sonuna kadar izledim arkasından. Gittikçe küçüldü ve gözden kayboldu. Küçük bir çocuk gibi bozulmuştum ve göz yaşımı tutabilecek kadar büyüktüm ne yazık ki...


*Ağlamayı özlüyorum bazen.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder