Bırakma
boynunu bükük şarkıların
Bir hüzünlü
keman soloları kaldı çağlayan
Kırıldı
kalemim,
Bir
mürekkebim kaldı ağlayan
Saçıldı
boydan boya sayfalara,
Dizelerim
hep yarım kaldı,
Sözlerim
tutsak dudaklarımda.
Sen söyle, sen anlat,
Onlar da seni anlatıyorlar ne de olsa.
Onlar da seni anlatıyorlar ne de olsa.
Senin
ağzından konuştur seni anlatan beni.
Canlandır
ağzımdaki ölümlü seni.
Kapatma
pencereleri rüzgarın suratına.
Rüzgarı da
al altına ve bul sende kaybolmuş beni.
Birlikte
dökelim ağaçların yapraklarını.
Sonbaharı
getirelim el ele,
Bu son
sonbaharımız olsun seninle.
Küselim
sarıya, ne de olsa sarı sevmez bizi.
Olsun biz yine de sevelim onu.
Olsun biz yine de sevelim onu.
Özlettik
kendimizi çimenlere,
Bak yeşile
nasıl da gözü arkada ve yaşlı.
Bu son
sonbaharımız olsun,
Hele bir
ver elini,
Bitmeyecek
bir bahara açalım seninle,
Çiçeklerin
arasında yaşayalım.
Kuşların
şarkılarına eşlik edelim.
Ömrümüzden
ömür verelim kelebeklere.
Su olup
akalım vadilere.
Yağmur olup
yağalım tarlalara.
Bereket olsun bizim adımız.
Bereket olsun bizim adımız.
Bir
domatese can verelim, bir bibere.
Karnı
burnunda bir kadın tanıyalım fidanların arasında.
Sırtında
bebeği, aklında akşama yapacağı yemeği.
Yemeğin
üzerine çay olalım duman duman.
Evin neşesi olalım.
Evin neşesi olalım.
Bebeğin
zırlaması olalım,
Uyandıralım
ahaliyi, biz uyuyalım.
Öyle bir
uyuyalım ki kıskansın toprak ve altındakiler.
Öyle bir
uyanalım ki kıskansın bahar.
Ah yar,
beni nasıl tam ediyorsun yar.
Yolları
bana nasıl dar ediyorsun yar.
Beni nasıl
yoktan var ediyorsun yar.
Beni içinde
nasıl yok ediyorsun yar.
Gözümü
nasıl kör ediyorsun ah yar.
Sözümü
nasıl bal ediyorsun yar.
Beni nasıl
biz ediyorsun yar.
Ah yar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder