Saklarsın diye ummuştum küçük sırrımızı.
Ben öyle sakladım ve saklayacağım ki,
İhtiyarladığımda unuturum bile belki.
Belki seni görsem tanıyamam.
Bakarsın karşılaşırız,
Torunlarımızı gezdirirken aynı parkta.
Sen yine ilk gördüğüm günkü kadar güzel,
Ben belki elimde baston,
Ufaklığa yetişemez tökezlerim.
Seni görsem bir anda delikanlı oluveririm.
Göbeğimi içime çeker,
Saçlarımı düzeltir, dik yürümeye çalışırım.
Sen belki görmezsin bile beni.
Kim bilir belki de göremezsin...
Bazen özlüyorum doğmamış kızımızı.
Rüyalarımda senin gözlerinle gülümsüyor bana.
Birden büyüyüveriyor.
Boynuma sarılıyor aynı senin gibi saçları.
Bazen özlüyorum içinde hiç oturamadığımız,
Ormanın içinde ateşböceği gibi ahşap evimizi.
Toprak kokusu doluyor burun deliklerime.
Kokun doluyor, sen doluyorsun.
Yine yalnız bir sokakta yürüyorum bir gün.
Elimde şemsiye, dilimde türkün.
Bir haber geliyor batıdan,
Ben ağlıyorum.
Gökyüzü ağlıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder